Kripto para sektörü, son yıllarda hem kültür hem de ekonomi alanında önemli bir yer edindi. Birçok kişi staking, alım-satım ve diğer finansal işlemler yoluyla bu sektörden gelir elde etmeye çalışıyor. Ancak, bu yeni ekosistem dolandırıcıların da dikkatini çekiyor. Son dönemde Türkiye pazarında özellikle P2P (kişiden kişiye) kripto ticaretinde “Double Spending” olarak adlandırılan yeni bir dolandırıcılık yöntemi ortaya çıktı.
Double Spending Dolandırıcılığı Nasıl İşliyor?
Dolandırıcılar, bu yöntemi kullanarak P2P platformlarındaki satıcıları hedef alıyor. Bu yöntemin temel adımları şu şekilde:
- Satıcıyı Bulma: Dolandırıcılar, Telegram, Binance veya OKX gibi platformlarda USDT satan bir satıcı buluyor.
- Alışverişi Gerçekleştirme: Satıcıdan örneğin 1.000 dolarlık USDT alım talebi giriyor ve bankadan satıcının hesabına 1.000 dolar karşılığı TL’yi EFT ile gönderiyor. Ardından, USDT’yi kendi cüzdanına çekiyor. Buraya kadar her şey normal gibi görünüyor.
- Savcılığa Şikayet: Dolandırıcı, ödeme yaptığı kişiyi savcılığa şikayet ederek, şu iddiada bulunuyor: “Benim haberim olmadan bankamdan bu kişiye şu kadar TL yollanmış.” Bu durumda satıcı, dolandırıcının şikayet konusu haline geliyor.
- Manipülasyon: Dolandırıcı, satıcıyı arayarak şu tür manipülatif sözlerle işlem yapmaya zorlayabiliyor: “Paramı iade edersen senden şikayetçi olmam. Ben kripto almadım, hesabım hacklenmiş.”
- Double Spending: Bu manipülasyon sonucu, satıcı dolandırıcıya ödeme iadesi yaparsa, dolandırıcı hem USDT’yi hem de iade edilen ödemeyi alarak kazancını ikiye katlamış oluyor.
Hukuki Boyut ve Sorunlar
Bu yöntemin başarıyla uygulanmasının bir nedeni de kamu kurumları ve yargı mercilerinin kripto para ticaretine dair bilgi eksikliğidir. P2P platformlarında yapılan bu ticaret, dolandırıcıların karmaşık senaryoları ile daha da anlaşılmaz hale geliyor. Savcılıklar ve kolluk kuvvetleri, bu tekniklerin karmaşıklığı karşısında mağduru ve suçluyu ayırmakta zorlanabiliyor.
Hatta, bu durumun kurbanı olan ve cezaevine girmiş kişilerin bulunduğu bilinmekte. Bu, yasalara uygun hareket eden satıcıların bile şikayet nedeniyle haksız yere suçlanabileceğini gösteriyor.
Dış Faktörler
Bu dolandırıcılıkta davacı olarak çıkan kişiler genelde Afganistan veya Suriye uyruklu kişiler oluyor. Çoğu zaman bu kişilerin hesaplarının “kiralanmış” hesaplar olduğu ve aslında dolandırıcılar tarafından yönetildiği ortaya çıkıyor.
Çözüm Önerileri
- Kanıt Toplama: Mağdurlar, Tüm işlemlere ait ekran görüntülerini, banka dökümlerini ve mesajlaşma kayıtlarını saklamalı. Bu belgeler, hem yargı mercilerinde hem de kolluk kuvvetleri karşısında kritik öneme sahiptir.
- Hukuki Destek: Mağdurlar, uzman bir avukattan destek alarak savunmalarını daha etkili şekilde yapabilir.
- Farkındalık ve Eğitim: Kolluk kuvvetleri ve yargı mensuplarına kripto paralar ve P2P ticareti konusunda detaylı eğitimler verilmelidir.
- Platformların Denetimi: P2P ticareti yapan platformların daha sıkı denetlenmesi ve dolandırıcılığa karşı ek güvenlik önlemleri alınması şart.
P2P “Double Spending” dolandırıcılığı, hem hukuki hem de teknik anlamda ciddiyetle ele alınması gereken bir sorun. Mağdurların bilinçlenmesi ve yargı mercilerinin farkındalığının artması, bu yöntemin etkisini azaltacak en önemli adımlardır.
Kripto Varlık Teknik Danışmanı – Şener OLGUN