Monzo Capital, yatırımcılara güven vermek amacıyla organize biçimde sahte şikâyetler üretip bunları “çözüldü” etiketiyle yayınlayan, gerçekte ise kullanıcı fonlarını sistematik şekilde manipüle ederek mağdur eden bir yapı olarak öne çıkıyor. Bu yapı, sosyal medya ve şikâyet platformlarında görünürde memnun müşteri izlenimi vererek, potansiyel yatırımcıların dikkatini çekmeyi hedefliyor.

Hazırlanan bu sahte içerikler; genellikle yumuşak üsluplu, çabuk çözüldüğü belirtilen senaryolar içeriyor. Amaç, yatırımcıların destek hattına olan güvenini artırmak ve platformun güvenilir olduğu yönünde sahte bir algı yaratmak. Ancak gerçek kullanıcılar destek almaya çalıştığında karşılaştıkları tablo bambaşka: Sürekli “toplantıdayız” bahanesiyle geçiştirilen destek hattı, talepleri görmezden gelmekte ve iletişim tamamen kesilmektedir.

En ciddi risklerden biri ise, Monzo Capital’in herhangi bir yasal lisansa sahip olmaması. SPK (Sermaye Piyasası Kurulu) ya da yurtdışı regülatörler nezdinde tanımlı olmayan bu platform, yatırımcının fonlarını hukuki koruma dışında bırakmaktadır. Platformun farklı dönemlerde farklı isimlerle yeniden piyasaya sürüldüğü, mağdurların izini sürmesini zorlaştıracak şekilde dijital izlerini sildiği de ifade edilmektedir.

Bu durum, yatırımcı açısından yalnızca maddi kayıp değil; aynı zamanda veri güvenliği ve yasal takip açısından da büyük bir risk anlamına gelir. Şirketin manipülasyon taktikleri, yalnızca şikayetlerin gizlenmesiyle sınırlı kalmayıp, yatırımcıların çekim taleplerini reddetme, hesapları erişime kapatma ve içerideki bakiyeleri gerekçesiz şekilde sıfırlama gibi uygulamaları da kapsamaktadır.

Bu tür durumlarda, yatırımlarınızı geri almak veya hukuki süreç başlatmak oldukça zorlu bir süreçtir. Ancak yine de blokzincir ve bilişim hukuku konusunda uzmanlaşmış bir hukuk ofisinden destek almak, bu süreçte atılacak en doğru adımdır.